STRASBOURG – 2 Ekim 2024’te Strazburg’da düzenlenen barışçıl bir gösteri, Türkiye’nin kötüleşen insan hakları bilimine karşı yenilenen bir eylem gösterisinin sahnesi oldu. Sivil toplum hareketi olan Barışçıl Eylem Platformu, devam eden krize müdahale programında bulunan üst düzey Avrupa’ya mektuplar gönderdi.
Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Michael O’Flaherty, Genel Sekreter Alain Berset ve AİHM Başkanı Marko Bošnjak’a yazılan mektuplarda, yargısız infazlar, siyasi baskılar ve toplu gözaltılar konusunda endişe verici iddialar yer alıyor.
Yalçınkaya Kararı Göz Ardı Edildi, Terörle Mücadele Yasaları Kötüye Kullanıldı
Platform, Türkiye’nin Yalçınkaya v. Türkiye davasında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) duruşmasına karşı devam edilmediğini vurguladı. Mahkemenin haksız yere ele geçen haklarının doğruluğunu teyit eden kararı Türkiye kararı uygulamadı. Platform, AİHM’nin umursamadan ilk mahkûmiyetinin onaylandığı yakın tarihli bir yeniden yargılamayı, Türkiye’nin uluslararası hukukta hiçe saydığının olarak gösterdi. Ayrıca Türkiye’yi terörle mücadele yasalarını kullanmayı yoğunlaştırmakla suçladılar.
600.000 Kişi Gözaltına Alındı, Kadınlar Bebekleriyle Birlikte Hapsedildi
Mektuplar, Türkiye’deki insan haklarının ihlallerinin, özellikle de Gülen Hareketi Üyelerinin hedef kitlesini kasvetli bir şekilde çiziyor. 2016 darbe girişiminden bu yana binlerce kadın bebekle birlikte hapsedilmiş olmak üzere 600.000’den fazla kişi keyfi olarak gözaltına alındı. Platform’a göre hamile kadınların zincirlenmiş halde doğum yapmaya zorlandığı bildirildi. Bu toplu gözaltılar yoluyla adil yargılanma haklarının sistematik olarak reddedilmesi ve uluslararası hukukun ihlal edilmesi vurgulandı.
Avrupa Konseyi’nin Daha Sert Bir Tavır Alma Çağrısı
Barışçıl Eylem Platformu, Avrupa Konseyi’nin son iki yılda algılanan eylemsizliğini birleştirerek, önceki gösterilerin ve çağrıların dikkate alınmadığını belirtti. Konsey’i, 3.000’den fazla eğitim kurumunun ayrılması ve tutuklulukların yaşandığı kişilerin dışarıda tutularak, Türkiye’nin otoriter çöküşüne karşı daha güçlü bir durma durumuna getirilenler.
Platform, AİHM Başkanı Bošnjak’ı özellikle Gülen Hareketi ile ilgili davalarda Türk yargısındaki parçalarınlık ve ayrılıkların eksikliğini ele almaya ve benzer davalarda kararlar hızlandırmaya çağrıldı. Gülen Hareketi ile bağlantıya dayalı olarak değil, hukuk özgürlüğüne dayalı bağımsız kararlara ihtiyaç olduğunu vurguladılar.
Bu mektupların genel ve teslimi, Avrupa’daki Türkiye’nin insan hakları siciliyle ilgili hesap verme yönündeki baskının tırmanışını işaret ediyor. Dünya, Avrupa Konseyi ve AİHM’nin bu acil eylem çağrısına nasıl kapsamlı bir şekilde izleyecek.